13 - باب مَا
جَاءَ فِي
اللِّعَانِ
13. Lian
حَدَّثَنِي
يَحْيَى،
عَنْ
مَالِكٍ،
عَنِ ابْنِ
شِهَابٍ،
أَنَّ سَهْلَ
بْنَ سَعْدٍ
السَّاعِدِيَّ
أَخْبَرَهُ :
أَنَّ
عُوَيْمِراً
الْعَجْلاَنِىَّ
جَاءَ إِلَى
عَاصِمِ بْنِ
عَدِىٍّ
الأَنْصَاري،
فَقَالَ لَهُ
: يَا
عَاصِمُ،
أَرَأَيْتَ
رَجُلاً وَجَدَ
مَعَ
امْرَأَتِهِ
رَجُلاً،
أَيَقْتُلُهُ
فَتَقْتُلُونَهُ،
أَمْ كَيْفَ
يَفْعَلُ ؟
سَلْ لِي يَا
عَاصِمُ عَنْ
ذَلِكَ رَسُولَ
اللَّهِ r.
فَسَأَلَ
عَاصِمٌ
رَسُولَ
اللَّهِ r عَنْ
ذَلِكَ،
فَكَرِهَ
رَسُولُ
اللَّهِ r الْمَسَائِلَ
وَعَابَهَا،
حَتَّى
كَبُرَ عَلَى
عَاصِمٍ، مَا
سَمِعَ مِنْ
رَسُولِ اللَّهِ
r،
فَلَمَّا
رَجَعَ
عَاصِمٌ
إِلَى
أَهْلِهِ،
جَاءَهُ
عُوَيْمِرٌ
فَقَالَ : يَا
عَاصِمُ مَاذَا
قَالَ لَكَ
رَسُولُ
اللَّهِ r ؟
فَقَالَ
عَاصِمٌ
لِعُوَيْمِرٍ
: لَمْ تَأْتِنِي
بِخَيْرٍ،
قَدْ كَرِهَ
رَسُولُ
اللَّهِ r
الْمَسْأَلَةَ
الَّتِي
سَأَلْتُهُ
عَنْهَا.
فَقَالَ
عُوَيْمِرٌ :
وَاللَّهِ
لاَ أَنْتَهِي
حَتَّى
أَسْأَلَهُ
عَنْهَا،
فَأَقْبَلَ
عُوَيْمِرٌ،
حَتَّى أَتَى
رَسُولَ اللَّهِ
r
وَسْطَ
النَّاسِ،
فَقَالَ : يَا
رَسُولَ اللَّهِ،
أَرَأَيْتَ
رَجُلاً
وَجَدَ مَعَ
امْرَأَتِهِ
رَجُلاً،
أَيَقْتُلُهُ
فَتَقْتُلُونَهُ،
أَمْ كَيْفَ
يَفْعَلُ ؟
فَقَالَ
رَسُولُ اللَّهِ
r
: « قَدْ
أُنْزِلَ
فِيكَ وَفِي
صَاحِبَتِكَ،
فَاذْهَبْ
فَأْتِ بِهَا
». قَالَ
سَهْلٌ : فَتَلاَعَنَا
وَأَنَا مَعَ
النَّاسِ
عِنْدَ رَسُولِ
اللَّهِ r،
فَلَمَّا
فَرَغَا مِنْ
تَلاَعُنِهِمَا
قَالَ
عُوَيْمِرٌ :
كَذَبْتُ
عَلَيْهَا
يَا رَسُولَ
اللَّهِ إِنْ
أَمْسَكْتُهَا.
فَطَلَّقَهَا
ثَلاَثاً،
قَبْلَ أَنْ
يَأْمُرَهُ
رَسُولُ
اللَّهِ.
وَقَالَ
مَالِكٌ :
قَالَ ابْنُ
شِهَابٍ فَكَانَتْ
تِلْكَ
بَعْدُ
سُنَّةَ
الْمُتَلاَعِنَيْنِ(
Sehl b. Sa'd
es-Saidi'den: Uveymir el-Aclanî, Ensar'dan Asım b. Adiyye gelerek şöyle dedi:
«— Ya Asım,
karısını yabancı biriyle yakalayan adama ne dersin, o yabancıyı öldürse, siz de
(kısas olarak) onu öldürür müsünüz, ya da bu adam nasıl hareket edecek? Benim
adıma bu meseleyi Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a soruver.»
Asım, Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e sorunca, Resululîah bu suallerden hoşlanmadı ve
ayıpladı. Öyle ki Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'dan işittikleri
Asım'ın ağırına gitti. Asım evine dönünce Uveymir onun yanına gelerek:
«— Ya Asım!
Resulullah sana ne cevap verdi?» dedi. Asım:
«— Başıma iş
açtın. Resulullah sorduğum meseleden hoşlanmadı.» deyince Uveymir:
«— Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'a sormadan bu meselenin peşini bırakmam» dedi.
bunun üzerine Uveymir, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ashapla
birlikteyken yanına vardı ve dedi ki:
«—Ya Resulallah,
karısını yabancı biriyle yakalayan adama ne dersin, o yabancıyı öldürse siz de
onu (kısas olarak) öldürür müsünüz ya da bu adam nasıl hareket edecek?»
Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem cevap olarak:
«— Senin ve
hanımın hakkında ayet indirildi. Git hanımını getir» dedi.
Sehl der ki: «Ben
ashapla beraber Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanında iken onlar
da lanetleştiler.»
Uveymir:
«— Bununla evli
kalırsam ona iftira edebilirim, ya Resulullah» dedi. Resulullah ona boşamasını
emretmeden üç talakla karısını boşadı.
İbn Şihab,
«bundan sonra lanetleşenler bu yolu takip ettiler» dedi.
Diğer tahric:
Buhari, Talak; Müslim, Lian